Bi ot muabbeti dir aldı başını gitti geçen hafta köyde ,
Alaçatı ot festivali benim 2. festivalim köyde ,duyduklarıma göre en kalabalık ve en güzeliymiş ,
benimde gözlemlerim şöyle ,
Ülkenin dört bi tarafından gelen ot meraklılarının yanısıra biçok şef arkadaşımda burdaydı .Alaçatı kültür derneği götürüyor ot festivalinin organizasyonu , şefler inanılmaz keyif alıyor ve ilgi gösteriyor. Ama bunun yanında şefler bi o kadarda dışında bu organizasyonun .
Kendim için söylemiyorum bunu ben zaten ottan yaptığım yemekle keyif alıyorum mutfağımdan . Ancak bu festivale şefler , istanbul dan izmir den bambaşka yerlerden, çıkar ve rant ilişkisi olmadan dahil olurlarsa .Bi noktadan sonra bu festival dünya klasmanında bi organizasyona dönüşebilir .zira akıllara ''cook it raw'' in emekleme dönemi hallerini hatırlatıyor içereği.
Ve inanın en az '' cook it raw'' kadar doğanın içinde bi festival ot fesvitali .
Bilmem çok hayalperestim arkadaşım.
19 Nisan 2014 Cumartesi
8 Nisan 2014 Salı
İstanbull,
İstanbul dan konuşalım biraz .
Geçtiğimiz hafta Mutfak sanatları akademisi ndeydik alancha kafasını anlatmak için .Her oturduğumuz masa
da yemek ve restoran konuşuldu .Ve gözlemlediğim kadarıyla,
Fine dining duruşunu istanbul ümitsiz bir şekilde, bir yılda tuketiyor . Fine dining doğru bi başlık değil .
Belirli bir restoran duruşu ve karakteri olan , zincir olsun veya tek başına bir restoran karakteri olsun .
Snob duruşu ,kuralları olan restoranlara, mesafeli ve önyargılı yaklaşıyor istanbul . bir süre sonra da bu önyargı restoranaları yıkmaya başlıyor .
Daha samimi ,daha rahat kafadaki restoranları istanbul daha çok seviyor .
Gidemedim ama duyduğum bikaç yer var daha sonra yazacağım .
Yine kurallara ve karaktere sahip bir restoran geliyor ,Massimo Bottura .Eataly içinde bir restoran açacak 60 kişilik baya da uzadı açılışı bildiğim kadarıyla eylül e kaldı .
Bu şuana kadar İstanbul a gelen isimlerden sanırım en güçlüsü .
Kapanmaz bir sene içinde tükenmez ise yatırımcı ve misafir isteklerine göre eğilip bukulmeden gerçek bir değer kazandıracak istanbul a.
Zira , Michelin ve restaurant magazin gibi dunya pazarının kodaman abilerini Türkiye ye gelmesi için güçlü bir bahane Bottura .Ve istanbul daki restoranda da Modena daki restoranına yakın kafada bir restoran olacağını biliyorum.
Evet Sahne Senin Massimo Bottura .
Geçtiğimiz hafta Mutfak sanatları akademisi ndeydik alancha kafasını anlatmak için .Her oturduğumuz masa
da yemek ve restoran konuşuldu .Ve gözlemlediğim kadarıyla,
Fine dining duruşunu istanbul ümitsiz bir şekilde, bir yılda tuketiyor . Fine dining doğru bi başlık değil .
Belirli bir restoran duruşu ve karakteri olan , zincir olsun veya tek başına bir restoran karakteri olsun .
Snob duruşu ,kuralları olan restoranlara, mesafeli ve önyargılı yaklaşıyor istanbul . bir süre sonra da bu önyargı restoranaları yıkmaya başlıyor .
Daha samimi ,daha rahat kafadaki restoranları istanbul daha çok seviyor .
Gidemedim ama duyduğum bikaç yer var daha sonra yazacağım .
Yine kurallara ve karaktere sahip bir restoran geliyor ,Massimo Bottura .Eataly içinde bir restoran açacak 60 kişilik baya da uzadı açılışı bildiğim kadarıyla eylül e kaldı .
Bu şuana kadar İstanbul a gelen isimlerden sanırım en güçlüsü .
Kapanmaz bir sene içinde tükenmez ise yatırımcı ve misafir isteklerine göre eğilip bukulmeden gerçek bir değer kazandıracak istanbul a.
Zira , Michelin ve restaurant magazin gibi dunya pazarının kodaman abilerini Türkiye ye gelmesi için güçlü bir bahane Bottura .Ve istanbul daki restoranda da Modena daki restoranına yakın kafada bir restoran olacağını biliyorum.
Evet Sahne Senin Massimo Bottura .
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)