11 Aralık 2013 Çarşamba

Bir İstanbul Klasiği

Zorlu Center
İstanbul un yeni gastro köyü. tom s kitchen  jamie s italian bikaç marka restoranı daha .
Geçtiğimiz hafta Msa ve Alancha ortak event i için İstanbul daydım merak ettiğim mekanları gezme fırsatı buldum bu  işin içinde olup elbette ki eleştiri fln yazmayacağım .
Emek olan her işe saygımın olduğu gibi bu işe de saygım var.
Tom s kitchen
Başlangıçlar 20 ila 30 lira arası
Ana yemekler 35 ile 45 -50
Tatlıları 12 ila 25
Tabaklar güral porselen
Bardaklar ikea
Çatal bıçak wmf
günde 350 ila 400 kuver
Jamie s italian
Fiyatlar bi kalem daha düşük
Tabaklar daha keyifli ahşap dokme kaseroller vs.
Kuver çok daha fazla
Dipnot: bunları hiçbiri fine dining heveslisi restoranlar değil rahat ve keyifli yemek amacı guden restoranlar.
Tum bunlarla birlikte bikaç sene once açılan cipriani yi hatırlayın yine buyuk bi inançla açılan franchise restoran.
Yine günde 300 -350 kuver  fiyatlar bi kalem daha yuksek daha özenilerek yapılmış salon ve ekipman .
şimdi ise kapanması olası restoran .
İstanbul a çok güzel isimler zincirler geldi ve gitti en buyuk hata para kazanmak uğruna butun çizgilerinden vazgeçmeleri .
Restoranı durmaksızın ara vermeksizin doldurmaları ve bununla birlikte gelen fiyat ve  kalite dengesizliği. Markasıyla  dolan restoran sömürüldüğünü hisseden misafirin çekilmesiyle artık sadece markasıyla başbaşa kalıyor. .
Bu bi eleştiri yazısı değil oyle bakmamalısınız.Sadece senelerdir Türkiye de açılan zincirlerin çoğunun aynı yolda yürüyüp enkaz haline gelmeleri.
Umuyorum bu isimler aynı hırsın kurbanı olmaz .
Örnek bknz : spice markt -hakkasan vsvssvs

24 Kasım 2013 Pazar

Sonuç

Ben gidiyorum .

17 Eylül 2013 Salı

gastro-map alacati

alavya -italyan
l'escargot -modern fransız
alancha -yerel-anadolu
barbun-yerel-lokal
asma yaprağı -yerel-lokal
turan bey -ispanyol -tapas
avrasya -yerel -lokal


köy ,yüzölçümü,kış şartları,sezonluk eleman, para,


Sezonun sadece 3 ay olduğu bi köy burası ve yüzölçümünu bilmesemde beyoğlu asmalı mescit kadar biyer alaçatı ve para kazanılan 3 ay var. Ve bu sayıda iyi yemek yapan ve uğraşan restoran var .
Bu bi işaret olmalı , alaçatı potansiyeli sadece surf olan bi köy değil mimarı karakteride köyün bi destinasyon olmasına sebep  .
Buna ek bu mimarı  karakteriyle bağdaşacak gastro turizm !!!Bunun için bikaç işletme daha buraya adım atsın ama, çin mutfağı ,çakma japon mutfağı veya bitane daha italyan mutfağı değil kendi kararkterini burda köyde sergileyebilecek bikaç işletme daha ve sonrası için birkaç adım daha.
keyifli hayaller .

Asma Yaprağı

Alacati köy lokantası ,
Önce şunu  soylim hala gitmedim, koca yaz 3 defa fln boş akşamım oldu her seferinde doluydu geçenlerde haftaiçi bigun alaçatı artık sakinledi , arayıp sordum yine yer yok .!!! tebrikler gerçekten tebrikler .
Yemek yemeden gözlemlediğim kadarıyla bikaç ipucu vericem size asma yaprağı ile ilgili ,zira köyde herşey içiçe çok kez gorebiliyorsunuz restoranı.
Önce malzeme, ne zaman geçsem poşette fln bi malzeme gormedim dışarda ki bu bi işaret değil elbette ki ,gördüğüm malzemeler hep sepette leğen de fln bikere öğlen gitmeyi denedim ki servisleri açılmamış tı daha . Mutfaktan girmişim farketmeden  girdiğimde gördüm ki içerde teyze  var bitane çok ta yaşlı olmayan  yemek yapar teyzem .
O teyzeler her yemeği kendı evine yapar gibi yapar biliyorum.
Ve malzeme konusuna açıklık getirirsek . biraz araştırınca koyde manavla fln çalışmadıklarını öğrendim ,kendi bahçeleri ve koylulerın bahçesinden ne çıkarsa aldıklarını öğreniyorum ve doğal olarak menulerıde yok.
Menu malzeme.
Tabi bazı farklı yorumlarda var'' pahalı ve sadece sebze yiyorsun'' .Evet güzel olanda o diilmi .noma da 20 course un 18 i sebze iken burda kendi bahçesinden topladığı anne kafasında yemek yapan teyzenin yaptığı yemek noma nın 18 course unun biçoğunda lezzetli olmazmı ?

kitap - ilk part -ipucu

copenhagen !

İlk gun , 2 kahve ,
bir bisiklet , 12 km yol ,
Bir Pizza gornumlu poaca ,
2 bira , 2 tek sigara
Noma stajı copenhagen  ilk gun ozeti ;
Aynı gun  restorana gittim , gitmeden bi bısıklet aldım gocmen abimizden. 700 krona , ortadogulu oldugunu dusundugum ,evden  uzakta  oldugum ıcın kendımı yakın hissettiğim gocmen  abımden.
Kilitle birlikte 700 , kilitsiz 600 danımarka kronu. kılıt hedıye olsun demedı . "Dostum''
Neyse o kicimi acitan bisikletle restorana Gittigimde, birisi  arkada  ,ızgara  basında ugrasıodu , sonradan test kitchen şefi olduğunu oğrendiğim kişi kendisi.
Bi tel  sigara içtim bende . 
Sonra etrafinda dondum ikitur restoranin ,kavramaya çalıştım durumu ,üst camda gozuken aşçıları ,arkada mangal yakan aşçıyı .
Uçağa binince beynıme vuran stress restoranın önüne gelince gözlerimden fırlayacaktı.
Neyse çıktım hostel yoluna ,3 saatte buldugum restorandan , 23 dk da fln geldim japon ,polonyalı bide ukraynalı oda arkadaşlarımın yanına.
Ukraynalı yoga yapan  sabah 5te koşuya giden fln özenilecek genç tipi .sonra ki gunlerde benim shiftiminde sabah 6 da başlayıp  gece 11 de bittiğini ogrenince oda benı takdir edecekti .
Akdeniz çocuğu olduğumdan hava 4-5 derecelerde altımda bisiklet üzerimde 3 kat kıyafet işbaşı yapmaya pedal çevirirken ben de kendimi takdir eder oldum ,ölmeden döndüğümden.
Stajer formunda yaninizda kalem ve defter bulundursaniz iyi dedi .Odaya donerken 2 kalem bi defter aldım.
Odaya ciktim , ilk hostel maceram olmasına ragmen yadırgamadım sanırım otel lojmanlarının bilinçaltımdaki duruşu nuksetti.
Az parayla gittim, parasız gezdım,ucuz sigara ,içtm 2 krona bira içtim döndüm, iyiki gitmişim dedim kaç defa olduğunu hatırlamadığım kadar .

21 Ağustos 2013 Çarşamba

EL.

Doğranmamış kırılmış,
Doğranmamış bölünmüş ,
Doğranmamış parçalanmış ,
Masa yok, çatal bıçak yok , eller var . mutfak tezgahında karşımda yiceksiniz yemeği .Servis personeli yok pişirip onunuze koyacağım . tahta çömleklerde alimunyum tabaklarda ,annemin çiçekli çorba taslarında.
içkinizden bende içicem ,yan tarafınızda gördüğünüz insanların yemeğinden size de ısmarlıcam .Menu için diil lezzetli yemek yiyip sohbet etmek için geliceksiniz restoranıma .
şaraplar sadece etiketsiz koylunun yaptığı saraplar olucak .
bazen babamın kendi yaptığı rakı , benım elemanın evinin bi odasında yaptığı likörlerden vericem şanslıysanız o güne denk geldiyseniz .
personel yemeğide yiceksiniz gunune  denk gelirseniz ,zira lezzetli yemek , restoranın her yerinde lezzetli oluyor onunde, arkasında.
sora benım karavana geçicez ortadaki ateşi yakıcaz , biraz bira , belki birileri biraz şarap içicek hava soğuksa.ama yine yemekten konuşucaz şöyle de pişebilir ama belki hiç pişmese daha iyi  falan filan .neyse 2020 de haberleşiriz tekrar.

28 Temmuz 2013 Pazar

Tekrar Merhaba ,

Gastro hallerine dönmüş Deniz e tekrar merhaba.Bi kısa aralıktan sonra saçlarını tekrar kazıtmış beynini  yemek yapmaya tekrar açmış ve temizlemiş hallerle .
Buara öbür ben de kaçtı gitti son yazıdan sonra . Bunları okurken gayet deli kafası  gelio boyle kendimle savaşan ,kendinle konuşan bi adam oldum .
Buarada bi motor almaya karar verdim , aşık olmamaya karar verdim . hayatımın yemek yapmaktn kalan zamanında aşık olmanın benım için en sağlıklısı olduğuna karar verdim . daha önce de dediğim gibi belki yaşlanınca aşık olmaktan kalan vakitte yemek yaparım ama daha erken  .
neyse sonraki yazıları deli kafası ile değil gastro kafası ile yazıcam .
ÖNSÖZ dür

10 Temmuz 2013 Çarşamba

Yeni lokanta , civan er

Şef restoranı dünyasının yeni üyesi,
Yeni lokanta bar , bildiğin heyecanlanıyorum boyle restoranlara girdiğimde .yeni lokanta bar da yine aynı şey oldu , civan er in ülkede birsürü yere gidip ve sadece tatmak için gittiğini  biliyorum . şimdi bu adamın restoranın olması bi heyecan.
Küçük küçük tattık biçok şeyden ve inanın yediğim herşey lezzetli ve tuz bile atmadım  ve dolapta beklememiştim hakverinki artık anlıyor insan dolapta beklemiş malzeme mise an place siz nasıl derseniz o ürünün pişsede pişmesede ne durumda oldugunu .
Kısaca yeni dunya standartlarında emek verilmiş , bi lokanta "yeni lokanta -bar"
.

4 Haziran 2013 Salı

İlk çeyrek,

ilk çeyreğim bitti .25 yıl ,annemle babam benım yaşım kadardır evli .
Sene 6, kreşte öğleden sonra uykusuna ytıp demir bardaklarda süt içtim .kaçmak istesemde  sünnet oldum.
Sene 8 , ilkokul öğretmenim aferin kız gibi çocuk yetiştirmişsiniz dediği için annem gurur duydu benimle ( hala olur olmadık yerde anlatır )
Sene 13 ,ilk defa aşık oldum yaz aşkı demişlerdi  ama değilmiş seneler sonra anladım babamın telefonundan aşık olduğum kıza msj attım diye babam ilk defa dövdü beni .
Sene 14 , ilk defa evden kaçtım evin yakınındaki limon bahçelerinde akşama kadar gezinip akşam eve döndüm .ve ilk sigaramı içtim .
Sene 15 ,ilk defa mutfaga girdim , yemek yapmaktan başka bi yetenegım olmadığını anlamaya başladım .ayrıca ilk uzun ilişkim başladı  ve sevişmedim .
Sene 16 , ilk defa seviştim .
 çok içmekle tanıştım. Buarada iş ve mutfakla beraber evden uzaklaştım yalnız yaşamakla tanıştım .
Sene 18 , yemek yapmayı hayatımın okul kısmında tuttugumdan aşık olmaya vaktim varmış şimdi farkediyorum. hayatımın değişmesini sağlayan 23 yaşında bi kıza aşık oldum . Onun sayesınde hırslandım tek becerebildiğim şeyi yemek yapmayı en iyi şekilde yapmak için kendimi paraladım .( o evlendı şimdi 2 çocugu var)
Sene 19 ,askerlik ile olan  ilişkim resmi olarak başladı . Hala devam ediyor 30 yaşına kadar da bu seviyeli ilişkimiz yoklamalar ile devam edecek .
Sene 20 , oy kullanmadım , ilk defa yurtdışına çıktım çok iyi dostlarla tanıştım çok eğlendim. V.A 508
Sene 21 , ilk hayatımı kurma adımını attım bi ev tutup istanbulda işe başladım . İşle birlikte sosyal hayatım bitti içime kapandım .yalnız yaşamayı öğrendim ,pekiştirdim.
Sene 22, kirayı ödeyemedıgım için evden atıldım eşyalarımı satıp arkadaşımda kaldım.
Sene 23 , mutfağın şefi oldum , bi araba aldım , brezilya ya gittim  .
Sene 24 , uzun suredir çalıştıgım işi bıraktım , noma da çalıştım donum noktlarından bırını yaşadım noma yla bırlikte .
Sene 25, şuan bu yaştayım sabah saat beş , şu özette gördüğüm aşk ve yemekten başka hayatımda hatırladıgım bişi yok .  .Ben memnunum ideallerim vardı gerçekleştiriyorum. Yemek yapmaktan zaman kaldıkça aşık olmuşum , yaşlandıkça bu değişir mi ?bilmiyorum elli yaşındada   boyle bi yazıp karşılaştıracagım belki yaşlandıkça aşktan kalan vakitte yemek yaparım .

13 Nisan 2013 Cumartesi

Alancha ,

Dayanamıcam yazmam lazım artık .
Sonunda alancha ...
Kişisel nirvanalardan sonra Türkiye ye dönerken düşündüğüm tek şey " şimdi ne halt edicem " .
Zira çok açıkca her zaman  söylediğim  şey olay para kazanmak değil .
Ya kendi restoranımı açıp inandığım yemekleri yapacaktım . Ya da aynı kafa da olduğum bikaç kişyle beraber inandığım bir restoran projesinin içinde bulunacaktım .
İnandığın bi proje için çalışmak en büyük motivasyon. Tecrübelerimden öğrendiğim en altı çizilesi cümle.
Bende bunu yaptım kendi restoranını açma işini biraz askıya aldım alancha yı gördükten sonra .

Alancha nın Kelime anlamı eski türkçe de; ağaçlıklar arasında ki yeşil alan. 
İzmir alaçatı da köyün içindeki tek tepenin üstüne kurulmuş üç dönümlük bir arazide arkasında çam ağaçları bulunan .( menude bolca kullandığım çam ağaçları ).o ağaçlık aynı zamanda  uzun vaadede ki planlarda keçi sütü için keçi bakmaya başlayacağımız alan .
Kendine ait bir baharat bahçesi , salonundan daha büyük ve restoranın orta yerinde  mutfagı olan bir restoran. 
bunların yanında bu rüyanın içinde heyecanlandıran kısmı  tüm pişrmeler odun ateşinde yapılan bir mutfak . Yani sote bezelye de yeseniz odun ateşinde füme tadını geçirebilen tavalarda sotelenmiş bezelye yiyeceksiniz. 
Ve işte bu nedir hatırladınızmı? Annene babanne evinde yediğiniz odun fırında evin mutfağında bulunan şömine de pişmiş yemekler .Aslında sizin ve benim geçmişimizin pişirdiği şekilde pişmiş yemekler yiyeceksiniz . 
Ve bu nokta daki fark ta ege bölgesinde hangi malzeme varsa işte o teknikle buranın malzemesinden yiyeceksiniz .

Sona gelirsek , 
Türkiye için bir ilk yirmibeş ila otuz course arası değişen sadece tadım menüsü servis eden bir restoran . birazcıkta olsa Türkiye deki restoran projelerini yatırımlarını biliyorum ve takip ediyorum . Milyon dolarlık işler dönerken ortada, bu motto da bir restoranın olmaması dünya gastronomisinin içinde yer almamazın sebebi .
Daha fazla uzatmadan motto nunda bulunduğu sitesine bir göz atarsınız .
http://www.alancha.com/





23 Mart 2013 Cumartesi

Heidi nin muhtemel dedesi magnus nilson

Heidi diye bi çizgi film vardı benım jenerasyonumdakiler bilirler . Okul çıkışları evde elimde ekmek arası öğle yemegımle kısa şort , tshirt ile izlediğim çizgi film .
Annem salonda yemek yedıgımı fark etmesın diye mumkun oldugunca yerlere dökmeden yedıgım ogle yemegimin vazgeçilmezi çizgi film .
( burarada ,annecim kendı evimde de hala salonda yemek yiyorum  )
Heidi nin gastronomık açıdan  hayatıma tekrar girmesi , garip şef Magnus Nilson sayesınde nuksetti.
Faviken ,
İsveç in bir köyünde emın olmasam da 20 kişilik fln bir restoran. İçerisi heidi nin dedesinin evi gibi, sade, yalın ve kuzey soğukluğu .
 Nilson kendı ınegını yetiştiren ava giden, aging sebzeler yapan ,Alpöhi gibi kendı sütünden peynir yapan , tererağ yapan birşef .Ayrıca isveç köyü yerlisi olmuş bi abimiz  .
Çocuklugumun çizgi filmi okul çıkışları yediğim ekmek arasında kalmiş iken. şimdi de içinde olduğum gastronomi dunyasında boyle bi benzerlikle tekrar karşıma çıkması güldürdü biraz ,birazda sorgulattı  .
(diğer izlediğim çizgi filmleride sorguladım çıkan sorulardan biri  acaba pokemon böyle bi benzerlikle çıkarmı lan karşıma  )
Heralde elbulli nin başka hali fln olması lazım pokemon topundan çıkan yemekler felan fln :)  .
neyse bikaç fotografla bi göz atın .




18 Mart 2013 Pazartesi

Talihsiz gastronomık hacılar ,

Acayip bişi  oldu geçtiğimiz  hafta gastronomı dunyasında.
Hemen detaya girmeden bocuse dor dan bahsedeyım . Türkiye de ilk defa gerçekleşen bir on eleme yapıldı Turkiye de .
İmrenerek izlediğim bir yarışma oldu Türkiye de yapılan yarışmalardan daha gerçekci ve daha organize oldugunu soylemek gerek .daha da güzel olacaktır ilerleyen senelerde .
Boyle bi yarışmaya dahil olmanın bireysel çaba ile  çok zor olacagını gösterdi bana . Ekipmanlar ve özel gereçlerin tümü çalıştıgın kurum ve bazı sponsor firmalar tarafından karşılandıgını öğrendim .kişisel bir grişimle bu yarışma da bulunmak büyük bir zaman ve maddi yatırım demek . Bunun yanında yapılanların imkansız şeylerde olmadıgını görmek ilerisi için bi açık kapı bıraktı kişisel hedeflerim arasında .neyse lafın kısası iyiki oldu , iyiki gördük.
Bu sırada ,
Tam da yarışma gununde bi haber patladı gastronomı dunyasında noma  da 60 gastronomık hacı zehirlendı .
İlk aklıma gelen orda olmadıgım için şükrettim . Baskının ve disiplinin hat safhada oldugu sistemde bu olaydan sonra orda olmak psikolojik bir çöküntü yaratabilir.
Birazokuduktan sonra olayın gerçekleşme sebebi ve çözümsel gelişmesini gözlemledim . Noma daki bikaç dosttan ogrendiğim kadarıyla da kımden bulaştıgı bulunamamış.
Olayı deşelemeden bu durumun bu zirvedeki restoranların tumunun başına gelebileceğini söyleyebilirim . Elbulli den , el celler de canroca , mugaritz .... Tum bu az kuver çok emekyoğun olan restoranlarda bu sistem boyle işliyor .çok fazla stajer ve bu stajerlerin ihtiyac duydugu turist vizesi . Noma da staja giderken gerçekci ve uygulanabilir olmasada , haftalık iş programı yollamışlardı, ancak ne bi sağlık raporu ne bununla ilgili bşka bişey istemedı kımse . Yanii , herhangı bırısı olumcul bı hastalık taşıyor olsa hapşursa tıksırsa ve bulaşsa gıdaya veya herhangı birine  mumkun yanı birini boyle oldurmesı .
Başka bı taraftan bakarsak dunyanın en iyi restoranında staj yapmak için sevgılı avrupa bırlıgı kımseye oyle çat dıye çalışma vizesi vermiyor staj için turist vizesi ve dogal olarak hiçbir sağlık raporuna ıhtıyac duymadan girip staj yapabılıyorsunuz .
Sonuc olarak boyle şeyler oluyor bu sistemde  , sadece noma nın tutumu eleştirilebilir  ,açıklandıgı gıbı ofıste ıngılızce bılmeyen bırısının olması imkansız .olayı geç sahiplenmesi bu kadar dillere düşmesine sebep oldu.
Sonuç olarak bu tarz restoranların sistemi budur ve bu durum elbulli dahil biçok restoranın başına
gelebilirdi .zamanıda 240 kişinin zehirlensiği  Fat duck da buna bır ornek .

2 Mart 2013 Cumartesi

En iyisi için (şizofren)

Not : parantezler kafamın ustunde hıssetıgım yazı balonları (bazen ıkıncı kısılıgım oldugunu hissettiryor bu balonlar )

-Yıl 2009 yaş 20
 -ben daha dun ku bok ( hala oylesın)
 -yarım yamalak sozlukten ıngılızce ama,
-amerika gormus gotu kalkık genc oglan hallerı
-harıl harıl cv yollamaca 5 tane restorana (turkyıde çalıştın yedın bıtırdın sankı! )
-aha bırınden cvp geldı
- yok artık !!elbulli !!!!(haha kafa bulmuşlar lan senınle )
- dalga geçmişler lan resmen , ıngılızce attıgımm maıle ıspanyolca cvp vermişler
Ozet " bu yıl için stajer kadromuz dolu ayrıca elbulli de staj yapmanız için , 24 yaşından buyuk olmak 2 yıl ıkı mıchelin yıldızlı restoranlarda çalışmış olmak ve en az altı ay sure ile staj yapmanız gerekmektedır "
Bunu da heralde arkamdan kufur edıp ,duşsun artık yakamızdan dıye yazmıslardır dıye dusunuyorum ( demekki rahatsız etmek lazım farkettırene kadar)
Bugun mailimi karıştırırken rastladıgım guldugum bı anı bu
Gosterdıkı bugun bana bu mail hangı konumda oldugun onemlı degıl ne yaptıgın onemlı degıl sadece "en iyisi için yola çık"  zamanı gelınce en iyisine ulaşacaksın .
Ve o arac  en iyisine ulaşmak seni gerçek hedefe yanı en iyisi olmaya goturecek  .
En iyisi amaç degıl araç !!
 



17 Şubat 2013 Pazar

Nereden hemserim ...

-Nereden geliyorsun hemserim?
-seyy
- neresiii ??
- istanbul yahu istanbul
- amma dusundun be hemserim !!
Nereden geliyorsun hemserim diye sordugunda birisi ,durup dusunuyorsan ?
Artık kök salmak ve yerleşmek gereklimi bir hayatın içine  dıye sorgulama vaktı gelmiş demektir .
Sorguladım birader ! Evet gerekli.
Alaçatıya yerleştim , heyecanlı ,gerçekci ve uzun vadelı bir restoran projesi için  aslında bir  restoran deneyimi projesi için . İsmi alancha  baska bir yazıda uzunca bahsedeceğim.
Konuya donersek yenı geldiğin kucuk bır kasabada ınsanlara selam vererek yuruyormuşsun gerçekmiş yanı bu şehir efsanesi.
Böyle samımı biyerde kısa ayakustu sohbetlerde nereden geldiğimi  soran insan, adam , insanoğluna cevap verirken ister istemez durup düşünüyor insan .
düşünürken kafamın üstünde yazı balonu felan çıktıgını dusunuyorum bazen  ;
Deniz dusunurken;
"Danimarka ??yok lan ne o oyle almancılar gibi !istanbul ? Ulan istanbulda yoksun kaç aylardır !!
Yoksa bodrummu ?? "
"Doğdugun yermi yoksa "
İşte böyle basitce bir soruya aptal aptal doğru cevabı vermek için  durup düşünüyorsan artık durup kök salman gerek biyerlerde .
Modern göçebelıkten vazgeçmek gerekli artık .durmak , kalmak ve seçimlerinin keyfini çıkarmak gerekli .
İyi yanı hepsi herşey kendi seçimimdi ve yine kendi seçimimle alaçatıya yerleştim .
Durmak ve kalmak için!

Not; insan kendini yaşlanmış hissediyor lan  boyle şeyler dusununce .

15 Ocak 2013 Salı

Haberlenelim,

Adria kardeşler ile başlayalım. Barcelona da   gastronomik  bir restoran zinciri için inanmiş bir şekilde azimlice ilerlemekteler . Yeni sene için 2 restoran açacaklarından bahseder dunya .
Birtanesi uzakdogu restoranı bir diğeri gelişmiş meksika mutfagı(ne demek hiçanlamadım ).
Ha bide bunların dışında yeni açtıkları  41derece isimli ''minibulli'' şeklinde sıfat kazanmış bir restoran açmişlar .Gunde sadece 20 kişiye aksam servisi veren bir restoran.
Ve bunların tumunde bahsedilen isim albert adria ,bu projelerin dısında seneye goreceğimiz ferran adria kısmı bakalım nasıl olacak .
Matt Orlando, noma nın güleryüzlü ve mantıklı head chefi ,kendi restoranını açmak için kolları sıvamış aslen amerikalı bildiğim kadarıyla geçmişte uzun sure thomas keller ıle calışmış .
Ve bir yıl kadardır da noma da  . Sadece tadım menusu ile yola çıkan bir restoran olacakmış perse den çalıştıgı seflerı nomadan beraber calıstıgı adamlardanda bırkaç kişi alacakmiş .
Bu bir  ipucu bana , iskandınav trendinin uzun süreceğine ,zira amerika da iyi cheflerle çalışmış londra da belli bir geçmişi olan iyi bir chefin copenhag ta kendi restoranını açması bu trendin uzun süreceğinin bir gostergesi olmalı ki bu adamlar hayatlarının en onemlı yatırımlarını kendi baskentlerinde değilde dunyanın yeni gastronomi baskentinde açmaktalar.
 Cihan kıpcak,Uryan dogmus , lamouette diye olmayan bir restoranı istanbulun bi çıkmaz sokagında var ettiler ve istanbulun gastronomik restoranlarından biri haline getirdiler.Ve kendi restoranları için kolları sıvadılar .
İstanbulda akaretler yokusunda güzel bir restoran olacak mart ayında açılacak bir başka gastronomik durak haline geleceğinden suphe yok .

Hemen baska bir konu

Josper,Bir marka .Komurlu ızgara, aynı zamanda fırın gorevi gören bir ızgara .Komurlu olması dunya piyasasında en cezbedıcı ozellıgı .Restaurant relae de kullandıgım Turkiye de sadece mıkla da gordugum onunda yenı geldiğini ogrendiğim bir güzellik josper.(cıhan ve uryanın yenı restoranında da kullanılacak )  .Türkiye de komur ızgarası bu kadar yaygınken ve cocuklugumuzda var ıken degerını dısardakı fırın gorunumlu ızgara hali ıle canımm ulkeme hatırlatan bır guzellık, bır marka josper .

Şimdilik bu kadar ilerleyen günlerde yeni dahil oldugum tekrar heyecanlanmamı saglayan gastronomik ve sistematik projeden de uzun uzun bahsedeceğim.